Eğitim Maratonu’nun altıncı oturumu “Yerel Yönetimler ve Eğitim” başlığıyla gerçekleştirildi. Oturumda, CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay katıldı.
"Yeni Türkiye'nin yöneticileri, yerel kadrolarımız içinden olacak"
CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, oturumda yaptığı konuşmasında, "2024 seçimlerindeki başarımızın anahtarlarından bir tanesi hizmet anlayışımızın genişlemesi ve bu anlamda bunlara eğitimin de dahil edilmiş olmasıdır" dedi.
CHP'ye geçen belediyelerin, kreş hizmetleri başlattığını söyleyen Zeybek, "Okul öncesi eğitim çağındaki çocuklarımızın eğitimdeki fırsat eşitliğinden yararlanmasıyla ilişkin olarak dar gelirli ailelerin çocuklarıyla, yerel yönetimlerde ve belediyelerde çalışan ailelerin çocuklarına verdiğimiz kreş hizmetiyle birlikte çocuklarımız şimdi daha güçlü bir şekilde hayata atılıyorlar. CHP'nin yerel yönetim anlayışının içinde biz aynı zamanda belediyelerimizde çalışanların 2028'deki genel seçim ya da daha önce yapılacak bir erken seçimde Türkiye'yi yönetecek kadroların oluşturulması konusunda bir eğitim çalışmasını başlatmış bulunuyoruz. Yeni Türkiye'nin yönetici kadrolarının önemli bir kısmı çok başarılı yerel yönetim kadrolarımız içinden oluşacaktır" diye konuştu.
"Kahvaltı yardımımız engelledi"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, oturumda yaptığı konuşmasında, belediye başkanlığı boyunca öğrenciler için yürüttüğü yardım ve destek çalışmalarını anlattı. Yavaş, şöyle konuştu:
"2019 yılında göreve geldikten sonra pandemiyle karşılaştık. Pandemide bütün okullar kapatıldı, uzaktan eğitime geçildi. Ama bu çocuklar uzaktan eğitime nereden girecekler? Birçoğu internetten girmek zorundalar. Milli Eğitim Bakanlığı bir yandan okullarını kapatıp online eğitime geçerken, çocukların birçoğu köylerine gitmişken acaba bu çocuklar eğitime nasıl katılacaklarının çözümünü bulmadan uygulamaya geçtiler. Türkiye'de ilk defa 918 köyde ücretsiz internete geçtik ve üzerimizde sorumluluğu olmamasına rağmen bütün köylere internet hizmeti götürdük. Oradaki çocukların eğitiminden mahrum kalmamasını sağladık. Yine bu çocuklardan sosyal destek alanların içerisinde tam 60 bin öğrenciye 10'ar GB internet verdik. Şunu fark ettik; hayata başlarken bu çocuklar özellikle sosyal destek alan ailelerin çocukları eşit şartlarda başlamıyorlar. Biz bunlar için neler yapabiliriz diye düşündük ve birçok uygulamayı hayata geçirdik. Şu anda Ankara'da 60 bin ortaöğretim öğrencisi okuluna ücretsiz gelip gidiyor. Ankara'da okuyan bütün öğrencilere aylık 240 liraya sınırsız otobüslere biniş hakkı verdik. Sonuç itibarıyla, yaptığımız desteklerle Türkiye'de yapılan bir araştırmada öğrenci dostu Eskişehir'in arkasından 2'nci sıraya ulaştık.
Özellikle ilkokula giden çocuklara belediyemiz kahvaltı yardımı yapmak istiyoruz ama bazı kaymakamların izin vermemesi nedeniyle bunlar engellendi. Biz de şöyle bir imkan sağladık; şu anda kantinleri uyan 15 bin öğrenciye her gün 25 lira harcayabilecekleri Başkent Kart'larına para yatırma suretiyle onların da yaşıtları gibi o imkanlardan yararlanmasını sağlıyoruz. Yıllık 240 bin öğrenciye düzenli şekilde kırtasiye yardımı yapıyoruz. Bugüne kadar yapılan tüm sınavlarda sosyal detsek alan Ankaralı şu anda 220 bin aile ve bunların çocuklarının lise, üniversite giriş sınavlarının ücreti belediyemiz tarafından karşılanmaktadır. Belediyenin bir başka üniversiteye tahsis ettiği, ancak hayata henüz geçirmediği binaları yurt haline getirmek suretiyle öğrencilerin 1'er yıl kaybetmemesini sağladık. Tasarruf tedbirleri her nedense kreş yapımını yasakladı. Ben bununla ilgili Sayın Bakan'a yazı yazdım. Biz özellikle dezavantajlı grupların oturduğu mahallelerde kreş açmak istiyoruz. Bunun ortadan kaldırılmasını istiyoruz yazdık. Eğer kabul ederlerse en az 100 kreş açmayı hedefliyoruz."
Tugay: ''Eğitim sorunu hepimizin takibinde"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da yaptığı konuşmasında, eğitim alanında belediye olarak yürüttükleri ve yapacakları çalışmaları anlattı. Tugay "Konuştuğumuz konu ve dikkat çekmeye çalıştığımız konu, vatandaş olarak hepimizin şahit olduğu, kimi zaman yetiştirmeye çalıştırdığımız çocuklarımız aracılığıyla, kimi zaman politik yaşamımız ve kamu yönetimi görevlerimiz boyunca şahit olduğumuz ihtiyaçlar, haksızlıklar, adaletsizlikler üzerinden hepimizin sürekli takibinde olan bir konu; eğitim sorunu'' diye konuştu.
''20 binden fazla çocuğa giyim, 95 binden fazla çocuğa kırtasiye yardımı yaptık”
''Bizler, her gün gençlerimizin eğitim almaya çalışan çocuklarımızın hayatına yeni sokulan, yaşamak zorunda bırakılan zorluklara şahit olarak geçiriyoruz” diyen Tugay, şunları söyledi:
''Gittikçe artan problemleri hepimiz büyük bir üzüntüyle yaşıyoruz. Ben bir öğretmen çocuğuyum. Bütün çocukluğum, gençliğim babamın öğretmenlik yaşamı boyunca okullarda yaşananları izleyerek geçti. Dolayısıyla eğitimin sadece öğrenci boyutunu değil, öğretmenler açısından yaşanan sorunlar boyutuyla da şahiti oldum. Yakın zamanda KYK'de kalan öğrencilermizin aylık ücretlerini bin 480 liradan 6 bin liraya çıkardı KYK. Böylesine fahiş bir zammı gerçekten vicdanların kabul edemediği bir durum olarak görüyorum. Öğretmenlerin yaşadığı zorluklar da gözden kaçmamalı. Öğretmenler her geçen gün biraz daha baskı altında. İzmir'de yaklaşık 44 tane okul öncesi eğitim için kurduğumuz tesisle hizmet veriyoruz. Sosyal destek amaçlı pek çok çalışma yapıyoruz. 20 binden fazla çocuğa giyim, 95 binden fazla çocuğa kırtasiye yardımı yaptık.''
