Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, 2024 yılının ilk 6 ayında aile katliamlarında 24 çocuğun öldürüldüğünü, faillerin yüzde 72'sini ise babaların oluşturduğunu kaydetti.
CHP'li Kılıç, "Ailenin Korunması Politikasından Aile Katliamlarına: Kadın Cinayetlerinde Öldürülen Çocuklar" raporunu kamuoyu ile paylaştı.
Rapora göre;
• 2024 yılının ilk 6 ayında 24 çocuk öldürüldü.
• Öldürülen çocukların yaşı 2’ye kadar düştü.
• Faillerin yüzde 72’sini babalar oluşturdu.
• Çocuklar anneleri için yardım isterken ya da annelerini korumak isterken öldürüldü.
Kılıç, rapora ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlediği basın toplantısında, AKP iktidarının son yıllarda ekonomiden Anayasa’ya kadar her konuda öncelik olarak koyduğu ‘Ailenin korunması’ politikasının geldiği noktanın 'aile katliamları' olduğunu söyledi.
Kılıç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında rapora ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Her yıl artarak devam eden ve bir türlü önlenemeyen kadın cinayetleri maalesef bugün bambaşka bir aşamaya taşınmış durumda. Erkekler artık sadece kadınları değil çocuklarını da öldürüyor. AKP iktidarının son yıllarda ekonomiden Anayasa’ya her konuda öncelik olarak koyduğu ‘Ailenin korunması’ politikasının geldiği nokta, maalesef tersine ‘Aile katliamlarıdır’. Türkiye tarihinde ilk kez kadın cinayetlerinde öldürülen çocukları yani sistematik aile katliamlarını konuştuğumuz bir dönemdeyiz.
Ailenin Korunması Politikasından Aile Katliamlarına- Kadın Cinayetlerinde Öldürülen Çocuklar raporumuza göre, Türkiye’de, sadece 2024 yılının ilk 6 ayında bu kapsamda 24 çocuk hayatını kaybetmiştir. Sadece 6 ayda.
ÖLDÜRÜLEN ÇOCUKLARIN YAŞI 2’YE KADAR DÜŞTÜ
Erkeklerin aile katliamları kapsamında öldürdüğü çocukların yaşı 2’ye kadar düşmüştür.
2024 yılının ilk 6 ayında işlenen kadın cinayetleri kapsamında, 2 yaşında bir çocuk, 3 yaşında 3 çocuk, 4 yaşında 2 çocuk, 5 yaşında 3 çocuk, 6 yaşında 3 çocuk, 7, 8, 9, 11, 12, 13, 15, 16 yaşlarında birer çocuk ve 18 yaş üstü 4 yetişkin çocuk öldürülmüştür.
FAİLLER BABALAR
Maktuller maalesef çocuklar, failler ise çoğunlukta babalarıdır. Bu cinayetlerde kaybettiklerimizin 17’sinin faili babaları olmuştur. 2’sinin faili, çocukların babaları olduğunu iddia eden bir kişi.. Bir fail, kadının dini nikahla beraber yaşadığı erkek, bir fail ise kadının evli olduğu erkekti. Bir fail, kadının eskiden birlikte yaşadığı erkek, bir fail dede, bir fail ise yakın akraba.
Bu rakamlar ve yaşanan olaylar genelde erkeklerin kadınlardan intikam almak için kendi çocuklarını da öldürdüklerini ortaya koymaktadır.
CİNAYET ALETİ: ATEŞLİ SİLAHLAR
Raporumuza göre, cinayet araçlarının yüzde 67’sini ateşli silahlar oluşturmuştur. Maktullerin 14’ü tabanca, 2’si Av tüfeği, 4’ü bıçakla öldürülmüştür. 4 kişi ise failler tarafından boğularak, öldürülmüştür.
Cinayet mahalli genellikle kadınların ve çocukların yaşadıkları evleri ya da evlerinin önündeki sokaklardır. Cinayet mahalli ve cinayet araçları bize olayların büyük bölümünün planlı bir şekilde yapıldığını göstermektedir. Fail kadının yaşadığı eve ya da yaşadığı sokağa, planlı bir şekilde yani silahlı giderek, cinayeti işlemiştir.
"CİNNET HALİ DEĞİL PLANLI CİNAYET"
Ancak tüm bu durumlara karşın aile katliamları medyaya ‘cinnet hali’ ya da ‘öfke hali’ olarak lanse edilmeye çalışılmaktadır. İktidar da bu cinayetleri birer cinnet hali olarak görmektedir. Oysa tüm bu rakamlar bize aile katliamlarının gayet sistematik bir şekilde olduğunu, her fırsatta aile yapısı diyerek İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkan iktidarın aslında aile yapısının dibine dinamit döşediğini göstermektedir.
Kadın cinayetlerinin önü alınamadığı için, artık aile katliamlarını konuşmaya başladık. Bugün kadın cinayetlerine neden olan hangi önlenemez sorun varsa, aile katliamlarının nedeni de odur.
"ANNELERİNİN YANINDA ÖLDÜRÜLDÜLER"
Öldürülen 24 çocuktan 20’si annelerinin yanında öldürülmüştür. 1 çocuk teyzesinin yanında, teyzesiyle birlikte öldürülmüştür. 3 çocuk ise alıkonuldukları babaları tarafından, annelerinin çocuklar hakkında tedbir kararı çıkarttırdığı gerekçesiyle öldürülmüştür. Bu halen toplumsal vicdanı yaralayan bir katliamdır. Bursa’da Murat Kılıç, çocukları 11 yaşındaki Zeynep, 6 yaşındaki Aslı ve 3 yaşındaki oğlu Muhammet Ali’yi vahşice öldürmüştü. Öldürme nedeni, boşanma aşamasındayken zorla alıkoyduğu bu çocuklar hakkında, çocuklarının anneleri tarafından tedbir kararı çıkarttırmasıydı.
Aile katliamlarında, 12 kadın çocuklarıyla birlikte, 1 kadın da cinayet anında yanında bulunan yeğeni ile birlikte öldürülmüştür, 2 kadın ise çocukları katledilirken yaralanmıştır. Diğer çocuklar ise annelerine yönelik tehdit kapsamında öldürülmüştür.
"CİNAYETLER POLİTİK"
Çok üzücü ki çocuklar genel olarak annelerini korumaya çalışırken ya da anneleri için yardım isterken öldürülmüşlerdir. Aile katliamlarının yaşandığı olaylarda erkekler birinci neden olarak kadınların boşanma isteğini ileri sürmüştür. Bazıları tekrar barışmak için yaptıkları görüşmelerde cinayeti işlediğini iddia etmişlerse de her ne hikmetse o görüşmelere silahla gitmişlerdir. Yani, çocuklar içinde kadınlar içinde ya benimsin ya da kara toprağın zihniyetiyle hareket edilmiştir.
Haziran ayında Ankara’da işlenen bir cinayet var ki bunun en önemli örneğidir. Yakup Koca isimli bir erkek, boşanma aşamasında olduğu 44 yaşındaki Semiha Koca’nın yanına gidiyor. Semiha Koca’yı ve 5 yaşındaki kızları Hilal Nur Koca’yı tabancayla öldürüyor. Gazetelere yansıyan haberlerde, Yakup Koca’nın barışmak için bu eve gittiği ileri sürülüyor. Barışmaya giden bir erkek neden silahla bir kadının ve kızının yanına gitsin. Bu katliam da anlattıklarımızı doğrular niteliktedir.
Cinayetlerde öne çıkan nedenlerden diğeri velayet konusu, bir diğeri de ekonomik temelli cinayetlerdir. Bu anlattığım tablo kadın cinayetlerinin yerini artık toplu aile katliamlarının aldığını gösteriyor. İktidarın uygulamadığı kanunlar ve politikalar ile iş yerinde, sokakta, evinde kadınları ve çocukları koruyamaması bu cinayetleri politik hale getirmiştir.
AİLENİN KORUNMASINDAN AİLE KATLİAMLARINA
Ancak iktidar kadın cinayetlerini politik bir sorun olarak ele almaktan bugüne kadar hep çekinmiştir. Bugün 'ailenin korunması' politikasını öncelikli olarak hayata geçireceğini söyleyen AKP İktidarında, 'aile katliamları' olgusu ile karşı karşıya bulunmaktayız. İktidarın politikaları bırakın kadınları ve çocukları korumayı, ailelerin katliama itildikleri bir hal aldığı bu raporla ortaya çıkmıştır."
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Kılıç, konuya ilişkin çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
• Kadınların ve çocukların hayatlarının korunması için ekonomik, sosyal, adli ve güvenlik politikalarının bir an önce hayata geçirilmesi
•Kadın ve çocuk cinayetlerinin faillerinin etkili bir şekilde cezalandırılması,
•6284 Sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanması gereklidir.
•İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar taraf olunması ve tartışmalara yol açmayacak şekilde arkasında durulması büyük önem arz etmektedir.
•İstihdamda, eğitimde, siyasette ve yaşamın her alanında cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli,
•Kadın sığınma evlerinin sayısı arttırılmalı, kadınlar için etkin koruma yöntemleri geliştirilmeli,
•Çocuk yaşta evlilikle etkin bir şekilde mücadele edilmeli,
•Medyada ve siyasette kadına yönelik ayrımcı dil bir an önce terk edilmelidir.
•Bireysel silahlanmaya karşı da etkin çözümler üretilmelidir.
"AİLE KATLİAMLARINA SON VERECEĞİZ"
Ülkenin mevcut sorunlarını çözmenin yolunun mevcut iktidarı değiştirmek olduğunu kaydeden Kılıç, "Bunun için var gücümüzle çalışacağız" dedi.
Kılıç, "Bizim bir tek kadının bir tek çocuğun bırakın katledilmesini bir damla gözyaşı dökmelerine bile tahammülümüz kalmamıştır. Ülkenin diğer sorunları da göz önündedir, ekonomiden eğitime sağlığa hepsinin tek bir çözümü vardır o da bu iktidarı değiştirmek. Bunun içinde var gücümüzle çalışacağız. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak iktidarımızda; gerekli tüm tedbirleri alarak kadınların, çocukların kılına zarar gelmeyecek politikaları üreterek kadın cinayetlerine de aile katliamlarına son vereceğimizin sözünü bir kez daha buradan veriyor hepinize saygılar sunuyorum" diye konuştu.