Milyonların kaderini belirleyen enflasyonu düşük hesaplamakla suçlanan TÜİK’in haziranda peynirin kilosunu 147, doktor muayenesini 33, kirayı 5 bin lira saydığı ortaya çıktı. Gerçeklerden uzak verilere ‘Bu kul hakkına girmek değil mi?’ tepkisi yağdı. Hesaplamanın yapıldığı sepetteki ürünlerin neden son iki yıldır kamuoyuyla paylaşılmadığı soruldu. Basının karşısına geçen Başkan Erhan Çetinkaya, önce ‘AB ülkeleri de tüm ürünleri açıklamıyor’, ardından ‘Madde fiyatlarını açıklamak için bir gün daha çalışmak gerekiyor’ dedi. Devlet kurumunun yasal görevini ‘angarya’ gibi gösteren skandal açıklamanın bir benzerinin de sendikalara yapıldığı ortaya çıktı.
HESAP UCU UCUNA YETİŞİRKEN VAZGEÇTİK
ÜİK’in işçi sendikalarına gönderdiği ‘Tüketici Fiyat Endeksi’ başlıklı resmi sunumda, artan veri miktarlarının ‘ağır iş yükü’ getirdiği belirtilerek ‘Hesap ucu ucuna yetişirken, kalkıp bir de bir anlatıcılığı olmayan fiyatları hesaplamaktan vazgeçtik’ denildi. TÜİK Başkanının imzasını taşıyan resmî yazıda her ayın üçüncü gününde enflasyon rakamları açıklamanın dünyada örneği olmadığı savunuldu. Enflasyondaki artışın şirketlerin fahiş kârları yüzünden yaşandığı ileri sürüldü. “Türkiye’de şirket kâr artışları fahiş, yurtdışında değil” ifadesi kullanıldı. Sokak diliyle yazılan ve yazım yanlışlarıyla dolu olan sunuma ‘Devlet üslubu bu mu?’ tepkisi yağdı.
TÜİK BAŞKANI ACİLEN DEĞİŞMELİ
Enflasyon sepeti tartışmalarına bir tepki de Babacan’dan... “TÜİK’in bozuk terazisi derhal tamir edilmelidir” diyen DEVA lideri “TÜİK güvenilirliğini kaybetmiş. Bu yönetimle güven sağlayamaz. Rakamların açıklanmamasının keyfiliği olmaz” dedi. Başkanın görevden alınması gerektiğini belirtti.
ÇOK İŞİMİZ VARDI FİYAT DETAYLARINI ‘SEPETLEDİK’
TÜİK’in geçtiğimiz günlerde işçi sendikalarına gönderdiği ‘Tüketici Fiyat Endeksi’ başlıklı sunum dikkat çekti. Gönderilen sunum yazım hatalarıyla dolu olması TÜİK’in işini hangi hassasiyetle yaptığını bir kez daha ortaya koydu. Madde sepetini açıklamayı ‘yetişmediğinden’ dolayı durduklarını açıklayan TÜİK temsilcileri, artan veri miktarlarının ‘ağır iş yükü’ getirdiği belirtilerek “Hesap ucu ucuna yetişirken, kalkıp bir de bir anlatıcılığı olmayan fiyatlar hesaplamaktan vazgeçtik” ifadeleri kullanıldı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Nisan 2022’den beri madde sepetini yayınlamıyor. Açıklanan enflasyon verileri her geçen gün sokaktan biraz adım daha uzaklaşıyor. Özellikle Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) uzun bir süredir madde sepetinin açıklanması için mücadele ederken, TÜİK ise her seferinde bu fiyat detaylarını daha çok saklamaya devam ediyor. DİSK’in kazandığı mahkemeye rağmen TÜİK madde sepetini hala açıklamıyor. TÜİK’in geçtiğimiz günlerde işçi sendikalarına gönderdiği ‘Tüketici Fiyat Endeksi’ (TÜFE) başlıklı sunum dikkat çekti. Metinde kullanılan üslup ve yazım hatalarının oldukça fazla olduğu görülürken, Türkçenin yanlış ve agresif kullanımı ile ünlem işareti gibi öğelerin fazlalığı, sunumun resmiyetten uzak ve öfkeli bir üsluba sahip olduğu şeklinde yorumlandı. Sunumda artan veri miktarının ağır bir iş yükü getirdiği ifade edildi. Sunumda artan veri miktarlarının “ağır iş yükü” getirdiği belirtilerek, “Hesap ucu ucuna yetişirken, kalkıp bir de bir anlatıcılığı olmayan fiyatlar hesaplamaktan vazgeçtik” ifadeleri kullanıldı. Bu ifade, sunumun karmaşık ve anlaşılması güç bir dilde yazıldığını gözler önüne serdi. Euronews’te yer alan habere göre; “Neden fiyat açıklamaktan vazgeçtik?” başlıklı bölümde, ürün fiyatlarının aylık ortalama fiyatları içerdiği ve bu nedenle de bir sonraki ayın başında cari durumu yansıtmayabileceği belirtildi. Mevsimsel geçişkenliği olan meyve-sebze ve giyim gibi ürünlerin cari durumu yansıtmayacağı vurgulandı. Ayrıca, 3-4 çeşit domatesin olması da “yanlış algılamaya sebep olan şeylerdi” şeklinde ifade edildi. TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya, 9 Temmuz Salı günü basın mensuplarına yaptığı sunum sırasında “enflasyonun yüzde 75 olmasıyla yüzde 45 olması arasında bir fark olmadığını” söyledi. Çetinkaya, “Bu tartışılsın diye söylemiyorum ama enflasyonun yüzde 75 olmasıyla yüzde 45 olması arasında nasıl bir fark var bunu bir irdelemek lazım. Bana sorarsanız bir fark yok. Fiyatlar yine artıyor” diye konuştu.
ENFLASYON AÇIKLAMA GÜNÜNE SİTEM ETTİLER
TÜİK’in sunumunda, toplam verinin yüzde 50’sinin dijital olarak toplanmasından dolayı veri miktarının kat kat arttığı vurgulandı. Ayrıca, her ayın üçüncü gününde enflasyon rakamları açıklamasının dünyada örneği olmadığı savunuldu. Sunumda, bazı ülkelerin enflasyon rakamlarını ayın 7’sinde, diğer ülkelerin ise ayın 10 ila 15’i arasında açıkladığı ifade edildi. Ayrıca, Türkiye’deki şirket karlarının enflasyonu yukarı çektiği belirtildi.
TÜRKİYE’DE ŞİRKET KÂRLARI FAHİŞ
“Türkiye’de şirket kar artışları fahiş, yurtdışında değil” ifadesine yer verilen sunumda, TÜİK’in şeffaf bir kurum olduğu savunuldu. Sunumda iki olasılıktan bahsedilerek, “En şeffaf ülkelerin başındayız. 2 olasılık vardı, ya daha da şeffaflık (ki en şeffafız ve yetmiyordu) ya da daha az tartışma çıkaracak bir düzeye dönmek” ifadeleri kullanıldı.
‘KİMSEYİ SUÇLAMAYIN MERAK EDİLENLERİ AÇIKLAYIN’
TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya’nın, şirket kârlılıkları ve enflasyonla ilgili sözlerini isim vermeden eleştirmesine iş dünyasından itiraz sesleri yükseldi. İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “TÜİK, bugün görev alanının dışına çıkarak enflasyon konusunda bazı kesimleri suçlamak yerine, toplumun geneli tarafından merak edilen enflasyon hesaplama yöntemiyle ilgili sorulara, daha ikna edici bir açıklama getirmeliydi” ifadelerini kullandı.
‘HERKES İŞİNİ YAPSIN’
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya’nın, şirket kârlılıkları ve enflasyonla ilgili sözlerini isim vermeden eleştirerek, “Özel sektörü suçlu ilan etmeden önce herkes kendi işini en iyi şekilde yapsın” dedi. Yaptığı yazılı açıklamada, son dönemlerde bazı il ve ilçelerde sektörlerle, firmalarla ilgili ‘zordalar, batıyorlar’ gibi çıkan dedikodulara de çok sert tepki gösteren Hisarcıklıoğlu itibar cellatlığı yapıldığını belirtti. Ticaret dünyasına çağrı yapan Hisarcıklıoğlu, “Lütfen dedikodu ticareti yapanları dinlemeyin, o ticaretin ortağı olmayın. Firmalarımız, bu ülkenin milli servetidir. Özel sektörümüz yatırım, istihdam, üretim ve ihracatını her sene artırmakta, dünyanın dört bir köşesinde ülkemizi en iyi şekilde temsil etmektedir. Birkaç şirketin zorda kalmasını bahane ederek dedikodularla karalanmaya çalışılan firmalarımızda binlerce insan çalışıyor, evlerine ekmek götürüyorlar. Bu insanların aileleri, çocukları var. Yazıktır, günahtır” dedi.
'TÜİK YÖNETİMİ DERHAL DEĞİŞTİRİLMELİ'
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son dönemde yeniden tartışma konusu olan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) hakkında da şunları söyledi: “TÜİK güvenilirliğini kaybetmiş bir kurumdur. Sayın Şimşek’in göreve geldiği andan itibaren iyi niyetli gayretlerini görüyoruz ancak TÜİK yönetimi bugünden tezi yok derhal değiştirilmelidir. TÜİK mutlaka şeffaf bir kurum olmalıdır. Bu yönetimle güven sağlayamaz. Rakamların açıklanmamasının keyfiliği olmaz.”