Burdur Gölü kıyısına yapılması planlanan Millet Bahçesi için bir vatandaş; Burdur Gölü'nün ve Burdur'un doğal dokusunu bozacak ve zarar verecek nitelikte olduğu, proje alanının yarısına yakın bir kısmının 1. Derece Doğal Sit sınırları içerisinde kaldığı, kıyı kenar çizgisinin değiştirilmesinin bilimsel olarak hatalı olduğu, biyolojik çeşitlilik ve ekosisteme zarar vereceği, koruma statülerine aykırılık teşkil etmesinin yanı sıra ÇED Yönetmeliğine de aykırı olduğu gerekçesiyle Isparta 2. İdare Mahkemesi’ne proje imar plan değişikliğinin iptali için dava açmıştı.
Burdur Barosu da davacı tarafından davaya müdahil olurken Isparta 2. İdare Mahkemesi, projenin imar plan değişikliğine karşı açılan davada iptal kararı verdi. Mahkeme, kararında söz konusu alanda yapılacak yapıların ve bu yapıların neden olacağı insan faaliyetlerinin, bölgedeki kuş türleri üzerinde olumsuz etkiler yaratacağına dikkat çekti. Özellikle kukumav, peçeli baykuş, kulaklı orman baykuşu ve kır baykuşu gibi gece yırtıcıları için beslenme ve üreme açısından önem taşıyan bu alanın, insan kaynaklı ışık ve ses kirliliği nedeniyle zarar göreceği vurgulandı. Mahkeme, bu durumun ekolojik dengeyi olumsuz etkileyeceğini belirtti.
"Bu alanın artık şantiye değil kuşların yuvası haline gelmesini bekliyoruz"
Burdur Barosu avukatlarından davacı vekili Nazlı Oral, mahkemenin kararıyla ilgili Anka Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Burdur Gölü kıyısında yapılması planlanan ve bu aşamada yürütme durdurma kararı verilmediği için de bitmek üzere olan Millet Bahçesi için ilan edilen imar plan değişikliğine karşı biz dava açmıştık. Bu davada bugün karar çıktı. Isparta 2. İdare Mahkemesi bizim endişelerimizi doğru bularak buradaki ekolojik dengenin bozulacağı, insan faaliyetinin göle bu denli yaklaşacağını göz önünde bulundurarak bir iptal kararı verdi. Bundan sonrasında artık idarenin bu kararı yerine getirmesini ve alanı eski haline getirmesini bekliyoruz. Burdur Barosu da bu davada müdahil olmuştu. Bakanlık olarak şu aşamada artık bu alanın eski haline getirilmesi ve tahribatın önlenmesini, bu alanda artık şantiye değil kuşların, dikkuyrukların ve diğer ötücü kuşların, yırtıcı kuşların yeniden yuvası haline gelmesini, Ramsar koruması altındaki Burdur Gölü’müzün de kurtarılması için diğer adımların atılmasını bekliyoruz."
"Alınan karara tarafların saygı göstermesini ve gereğini yapmasını arzuluyoruz"
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Başından beri süreci takip ediyoruz. Burada yıllardır süregelen Burdur Gölü havzasındaki endemik türlerin, göçmen kuşların ve diğer canlıların yaşam hakkına saygı gösterilmesi ve yapılaşmaya izin verilmemesi yönünde Burdur Barosu Çevre Hakları Komisyonu’nun bir iptal başvurusu, talebi vardı. Plana esas bir iptal talebi vardı. Bugün aldığımız bilgiye göre İdari Mahkeme bu iptal talebini kabul etti ve planın iptali yönünde bir karar verdi. Elbette temyiz yolu açık, bir üst mahkemeye gidilecektir mutlaka. Ancak ortada görünen şu ki; bizim de yıllarıdır söylediğimiz şekliyle planlamayı hep birlikte yapalım. Burada bir yerel yönetim varken biz yaptık, oldu mantığıyla değil hep beraber ortak paydada buluşarak karar verelim. Bugün orada bir Millet Bahçesi’ne ihtiyaç varsa o bölgedeki planlamayı hep birlikte yapalım ve Burdur’umuza doğru bir eser kazandıralım. Aslında hepimizin başından itibaren söylemeye çalıştığı buydu. Ancak bir günde alınan kararla buraya Millet Bahçesi yapılmasına karar verildi ve Millet Bahçesi de başlangıcından bu yana 5 yıldır devam eden, bir türlü sonlanmayan, bitmeyen, kullanıma açılamayan yatırım enstrümanı oldu. Her dönem oranın üzerinden siyasetin yapıldığı ve her dönem burada vatandaşa iyi bir hizmet kazandırılacağı yönünde bilgi verildi. Ancak sonuç itibarıyla geldiğimiz noktada da en başında Burdur Barosu Çevre Komisyonu’nun haklı itirazını da bugün İdari Mahkeme kabul etmiş oldu ve planın iptaline karar verdi. Burada aslında şunu yapmak lazım, yine oturup ortak paydada buluşup doğru yapılması gereken neyse onun üzerinden gitmek lazım. Alınan karara tarafların saygı göstermesini ve gereğini yapmasını da arzuladığımızı ifade etmek istiyorum."
