Ankara

ATO Başkanı Baran: “Dijitalleşmenin Getirdiği Yenilikleri Fırsata Çevirmeliyiz"

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin, tüm sektörlerde iş ve iş yapma süreçlerini değiştirdiğini ve dünyadaki sınırları ortadan kaldırdığını belirterek, “Dijitalleşmenin getirdiği yenilikleri, katma değerli üretim ve markalaşmayla fırsata çevirmeliyiz” dedi.

ATO Başkanı Gürsel Baran, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası Marka ve Liderlik Topluluğu tarafından düzenlenen “Marka ve Liderlik Zirvesi”ne katıldı.

Zirvede, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fırat Purtaş, Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yasemin Benli, Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Özlem Çatlı, ATO İdea Genel Müdürü Gaye Yardımcı, akademisyenler ve öğrenciler yer aldı.

ATO Başkanı Gürsel Baran, burada yaptığı konuşmada, dünyada yeni bir çağın yaşandığını, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin, tüm iş ve iş yapma süreçlerini değiştirdiğini belirterek, dünyanın dördüncü sanayi devriminin etkileriyle hızla değiştiğini dile getirdi.

Baran, “Dijitalleşme, dünyadaki tüm sınırları ortadan kaldırdı. Üretimde ve tüketimde kriterler değişti. Marka olma ve markalaşma çok daha önemli olurken, ardında devasa bir ekonomi barındırır hale geldi. Dijitalleşmenin getirdiği yenilikleri, katma değerli üretim ve markalaşmayla fırsata çevirmeliyiz” diye konuştu.

Baran, Ankara Ticaret Odası’nın markalaşma konusunda yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi vererek, bu kapsamda iki kez Uluslararası Marka Buluşmaları organizasyonunu düzenlediklerini aktardı.   

ATO Başkanı Gürsel Baran, uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’in, her yıl dünyanın en değerli 500 markası listesini açıkladığını hatırlatarak, listede Türk markasının bulunmayışına dikkati çekti. Baran, şunları söyledi:

“Dünyanın en değerli markalarını çıkaracak potansiyelimiz var”

“Ülkemizin potansiyelini göz önüne alınca, bu tabloyu hak etmediğimizi düşünüyorum. Dünyanın en değerli markalarını çıkaracak potansiyelimiz var. Ülke olarak, yıllardan beridir yükte ağır, pahada hafif ihracat yerine katma değerli üretim yapmamız gerektiğinden söz ediyoruz. Dışarıya sattığımız ürünün kilogram fiyatı ortalama 1,5 dolar seviyesinde. Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına yerleştirme hedefine ulaşabilmemiz için bu rakamı yukarılara taşımamız, markalaşmamız gerekiyor.”

Aynı kuruluşun, Türkiye’nin de en büyük 125 marka şirketi listesini açıkladığı bilgisini veren Baran, listeye göre Türkiye’deki en değerli markaların toplam değerinin 14,7 milyar dolar olarak belirtildiğini sözlerine ekledi. Baran, marka ve liderliğin birbirinden ayrılmaz iki kavram olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Güçlü bir liderlik anlayışı toplumun ekonomik ve sosyal dokusunda da etkili oluyor”

“Günümüzde, en kaliteli ürünü, en uygun fiyatla üretseniz bile, tüketicinin ruhuna dokunacak bir unsur kullanmadan büyük bir etki oluşturamıyorsunuz. Bu nedenle, birbirini destekleyen bu iki kavramı birlikte ele almak gerekiyor. Marka ve liderlik kavramları, günümüzde yalnızca ticaretin değil, toplumsal dönüşümün de en temel yapı taşları haline geldi. Bir markanın gücü, yalnızca sunduğu ürün ve hizmetlerden değil, aynı zamanda bu markanın temsil ettiği değerlerden, vizyonundan ve liderlik anlayışından geliyor. Güçlü bir liderlik anlayışı, bir markayı sadece başarıya götürmekle kalmıyor aynı zamanda, toplumun ekonomik ve sosyal dokusunda da etkili oluyor.” 

ATO Başkanı Baran’ın konuşmasının ardından Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fırat Purtaş, Baran’a katılımlarından dolayı teşekkür plaketi takdim etti.