Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 19. Uluslararası Adli Tıp Günleri'nin açılışına katıldı. Tunç, programın gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tunç, Narin Güran cinayeti soruşturmasına ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"21 Ağustos'ta kaybolan Narin kızımızın maalesef cansız bedeni 19 gün sonra bir dere yatağında bulundu. Milletçe bizi derinden sarstı. Bizi çok yaraladı, üzdü. Canlı bedenine ulaşmak için çok çaba gösterildi. Ama cansız bedenine ulaşıldı ifadelerini kullandı. Ülke olarak, millet olarak Narin'in katillerinin tespiti ve en ağır cezaya çarptırılmaları noktasında büyük beklenti var. Bu yargımız tarafından karşılanacak. Kimsenin şüphesi olmasın karanlıkta hiçbir şey kalmayacak. İfadeler var, çelişkiler var, yeniden ifadeler alınabiliyor.
Soruşturma aşamasında 12 şüpheli tutuklu, 3 adli kontrol var, 27'si şüpheli olmak üzere 241'i tanık olmak üzere, 268 kişinin ifadesi alındı. DNA tespitleri var. Kriminal incelemeler var. Elde edilen veriler var. HTS kayıtları var. Geriye dönük inceleniyor. Bunun yanı sıra baz çakışmaları tespit ediliyor. Cinayet mahallinde baz çakışmalarıyla ilgili çalışmalar devam ediliyor. Birtakım kamera görüntüleri inceleniyor. Bu kamera görüntüleri TÜBİTAK'a gönderildi inceleniyor.
İfadeler avukatlar tarafından paylaşıldığında, o ifadelerden yola çıkılarak tespitler yapılabiliyor. Soruşturma gizli. Farklı yorumlara neden olacak hususlardan da kaçınmak gerekiyor. Narin evladımızın katilleri mutlaka bu soruşturma kapsamında tespit edilecek ve yargı huzuruna çıkarılacak. Çok uzun sürmez. Davada yargılama neticesinde katilleri hesap verecekler. Biz bunun sonuna kadar takipçisi olacağız."
"Uluslararası Adalet Divanı'na delilleri takdim edeceğiz"
Bakan Tunç, Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail tarafından katledilmesine ilişkin ise şunları kaydetti:
"Ayşenur Ezgi Eygi'nin yaptığı oradaki soykırımı kınamaktı. bir insan hakları savunucusu, ABD'de üniversiteyi bitirdi, bu sene mezun olmuştu. ABD'de mezuniyet töreninde 'Filistin'e özgürlük' diye haykırdı. Vatandaşımızın yabancı bir ülkede şehit edilmesini biz takipsiz bırakamazdık. İç hukuktan kaynaklanan hakkımızı hemen kullandık. Otopsi işlemleri önce Filistin'de yapıldı. Sonrasında naaşı Türkiye'ye getirildi, İzmir Adli Tıp Başkanlığı'nda da otopsi yapıldı. Geçen hafta da Ayşenur Ezgi kardeşimizi edebiyete uğurladık. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Sayın Cumhurbaşkanımız konuşma yapacak, mutlaka bu konuya da değinecektir. Uluslararası Adalet Divanı'na da delilleri takdim edeceğiz."