35’inci Ankara Film Festivali’nin açılış töreni, Ankara Devlet Tiyatrosu Şinasi Sahnesi’nde yapıldı.
15 Kasım'a kadar sürecek ve 15 ülkeden 43 yönetmenin toplam 58 filmini sinemaseverlerle buluşturacak festivalin bu yılki Aziz Nesin Emek Ödülü, oyuncu, yönetmen, şair ve eğitmen Müjdat Gezen’e, Sanat Çınarı Ödülü flüt virtüözü Şefika Kutluer’e verildi. Kitle İletişim Ödülü’nü Kurtuluş Özyazıcı, Vakıf Özel Ödülü'nü Berkay Ateş ve Selda Taşkın aldı.
İnci Demirkol anıldı
Dün hayatını kaybeden Festival Başkanı İnci Demirkol'u anıldığı törende, festivale katkı veren kurum ve kişilere teşekkür plaketi verildi.
Jüri başkanlığını oyuncu ve yönetmen Onur Saylak’ın yapacağı festivalin Ulusal Uzun Film Yarışması’nda 10 film, Ankara prömiyerini festivalde yaparken; Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda 8 film, Ulusal Kısa Film Yarışması’nda ise 12 film yarışacak. Fransa’dan Hindistan’a, İtalya’dan Litvanya’ya dünya sinemasının en yeni ve klasikleşmiş örneklerinin gösterileceği 35. Ankara Film Festivali, bir hafta boyunca Ankaralı sinemaseverlere festival coşkusunu yaşatacak.
Törende Aziz Nesin Emek Ödülü'nü alan Müjdat Gezen şunları kaydetti:
"Baş sağlığı diliyorum. Bu gece acılı bir gecedeyiz yas da var ama mutlu da bir gecedeyiz çünkü ödül aldım. Hoşuma da gitti doğrusu bu ödül. Özellikle de Aziz Nesin adını taşıdığı için çok hoşuma gitti. Adana Film Festivali’ne gidemedim Menderes aldı. Son Antalya Adana Film Festivali’ne gidemedim ödülümü Selçuk aldı getirdi. Geçen gün burada Sağlık İş Sendikası’nın Fakir Baykurt Ödülü vardı, çok sevdiğim bir dostumdu ağabeyimdi ona da gelemedim ama burada Aziz Nesin adı geçince dayanamadım kalktım geldim. Aziz Nesin, çok saydığım sevdiğim ağabeyimde de öte bir dostumdu. Çok güzel günlerimiz geçti birlikte çalıştık, oyunlar yazdık.Çok başka bir adamdı uzun uzadıya anlatılması gereken biriydi. Bu ödülü bizim Çatalca'daki Nesrin Vakfı'nın küçük çocuklara miniklerine adamak istiyorum. Hepinize saygıyla, teşekkür ediyorum."
Hüseyin Can Güner: "Ankara Film Festivali, gerçekten Ankara'nın üzerine bir güneş gibi her yıl doğuyor"
Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, şunları söyledi:
"Bu yıl 35’incisi düzenlenen Ankara Film Festivali; gerçekten sinema, kültür ve sanat açısından Ankara'nın üzerine bir güneş gibi her yıl doğuyor. Bu yıl bu etkinliğin tam da bu arefesinde İnci Hanım’ı kaybetmiş olmanın büyük üzüntüsünü yaşıyoruz. Ben hem İrfan Bey’e hem tüm Ankara Film Festivali ekibine baş sağlığı dileklerimi iletiyorum. Ama umuyorum ki bu yıl bu etkinlik onun da arzu ettiği gibi coşkuyla geçecektir. Festival ilgiyle takip edilecektir. Çankaya Belediyesi olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Ankaralıların sanatseverlerin sinemayla buluşması için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğimizi, var gücümüzle çalışacağımızı ve bu etkinlikleri, festivalleri sonuna kadar destekleyeceğimizi bilmenizi istiyorum. Katılımlarınızdan ötürü hepinize teşekkür ediyor saygılar sunuyorum."
"Festivalin 35'incisini şu anda buruk bir acıyla bulunuyor olmak aslında beni hem sevindiriyor hem üzüyor"
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, "Ankara Film Festivali benim için iki türlü çok önemli. 2009 yılında jüri üyeliğini yaptığım daha sonra da sunuculuğunu yaptığım bir festival. Kendi büyüdüğüm okuduğum şehirde bu festivalin 35'incisini şu anda buruk bir acıyla bulunuyor olmak aslında beni hem sevindiriyor hem üzüyor. Bütün festival ekibine baş sağlığı diliyorum" dedi.
"Bir inci tanesinin her yıl parladığını göreceğiz"
Oyuncu Menderes Samandağ şu ifadeleri kullandı:
“İnanıyorum ki artık bundan sonraki yıllarda festival logosunun yanında bir 'İnci' tanesi parlayacak. Daha önce parlıyordu. Gerçekten bir inci tanesinin her yıl parladığını göreceğiz ve biz İnci'yi unutmayacağız. Bütün coşkumuza ve acımıza rağmen biz yine de ülkemizdeki kadın katliamlarını, çocuk tecavüzlerini, çocuklara yapılan zulmü, sokaktaki canlara yapılan zulmü eleştiriyorum. Sanatçılar ve festivalciler olarak da sonuna kadar bu mücadelenin arkasında olacağız. Ankaralılar bu bayrağı en öne taşıyacak meclis üyeleridir. Size güveniyoruz. Yolumuz açık olsun. Saygılar, sevgiler."
Şefika Kutluer: "Bir kadın olarak şu an bu ödülü alabiliyorsam Atatürk'ün bizlere verdiği haklar ve özgürlükler sayesinde alıyorum"
Sanat Çınarı Ödülü'nü alan Şefika Kutluer, "Öncelikle İrfan Bey’e baş sağlığı ve sabırlar diliyorum. İnci Hanım’ın ruhu şad olsun. Bu ödülü bana layık gören Dünya İletişimi Vakfı’na çok teşekkür ediyorum. Ankara'da doğan bir sanatçıyım. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Ankara Devlet Konservatuarı’na ilkokul dördüncü sınıfta başladım ve on sene orada eğitimim gördüm. Çok değerli ödüller aldım. Bütün bunları Atatürk sayesinde yapabildim. Bir kadın olarak şu an bu ödülü alabiliyorsam Atatürk'ün bizlere verdiği haklar ve özgürlükler sayesinde alıyorum" diye konuştu.
Barış Ateş: "Böyle bir onur ödülüne layık görülmek çok önemli bir gurur"
Ankara Film Festivali’nin açılış töreni öncesi festivalle ilgili görüşlerini paylaşan tiyatro oyuncu Berkay Ateş, şunları söyledi:
"Ankara Film Festivali benim için çok önemli bir festivallerden biri. Bugün de böyle bir onur ödülüne layık görülmek çok önemli bir gurur. Çok önemli bir festival. Bu festivallerin zor koşullarda yapıldığını bilen biri olarak, çok kıymetli buluyorum. O yüzden festivali düzenleyen herkese çok teşekkür ederim. Burada olmak her zaman çok güzel. Ankara'da olmak çok güzel."