ABB Başkanı ve CHP Başkan Adayı Mansur Yavaş, bugün Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan ile birlikte Keçiören'de ‘Büyük Miting’ düzenledi. Yavaş, burada şöyle konuştu:

"ANKARA'DA FARK 20 Mİ 25 Mİ OLACAK BU TARTIŞILIYOR"

"Aşağı yukarı kampanyanın başladığından beri bugüne kadar 44 tane açılış, miting yaptık. İftarları saymıyoruz. Gündeme iki üç iftara gitmek suretiyle epey bir vatandaşımızla hemşehrimizle de yan yana gelme fırsatı bulduk. Sağ olsun gönüllülerimiz, ilçe teşkilatlarımız hepsi çalıştı. Bizler beş yılda yaptıklarımızı meramımızı anlattık. Beş yıldır nasıl bir belediyecilik yaptığımızı anlattık. Ve son güne geldik. Anketleri görüyorsunuz. Artık Ankara konuşulmuyor. Fark 20 mi 25 mi olacak bu tartışılıyor. Bunlar eğer bu hale geldiyse bu sizin sayenizde onun için öncelikle emek veren herkese sonsuz minnettarım çok teşekkür ediyorum.

"BİR TANE SAYIN CUMHURBAŞKANI'YLA YAPTIKLARI MİTİNGTEN BAŞKA HERHANGİ BİR ANKARA'NIN İLÇESİNDE MİTİNG YAPABİLDİKLERİNİ GÖRDÜNÜZ MÜ? HALKIN KARŞISINA ÇIKACAK YÜZLERİ YOK"

Ankara halkı beş yıllık belediyeciliğimizi onaylayacak. Başından beri şunu yaptı yapmadı, bunu yaptı bunu yapmadı ancak boş boş konuştular. Çünkü onlar gerçek belediyeciliğin ne olduğunu bilmiyorlar. Belediyecilik insanların yaşadığı yerde mutlu olmasıdır. Belediye başkanı da yaptığı hizmetlerle insanların gönlüne giriyorsa başarılıdır. Eğer siz insanların gönlüne giremiyorsanız arkanıza kimi alırsa alsın boş. Biz bugün 45. mitingimizi yapıyoruz. Bir tane Sayın Cumhurbaşkanı'yla yaptıkları mitingden başka herhangi bir Ankara'nın ilçesinde miting yapabildiklerini gördünüz mü? Yapamazlar. Halkın karşınıza çıkacak yüzleri yok. Anlatacakları bir şey yok. Çünkü siz beş yıldır son beş yıldır Keçiören'in Belediye Başkanısınız benim yaptıklarımı taklit edin, şunu yapacağım ben bir fazla yapacağım demenin karşılığı yok. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Keşke bu insanların mağduriyetini görüp Ankara'daya en azından Keçiörenlilere siz de Keçiören Belediyesi olarak destek olsaydınız. Onu da yalan söylemişsiniz. Ben et dağıtmıyorum but dağıtıyorum diyorsunuz. Ocak ayında iki kişi kasım ayında 11 kişiye verdiğini görüyorum. Sizin öyle bir derdiniz yok ki. Yaptığınız betonları eser diye yutturup Ankara halkından aldığınız bu paraları kalkıp betona döküp ondan sonra eser yaptığını düşünüyorsunuz. Eser belediye başkanı halkın gönlüne girdiğinde eserdir. Onun gerisi boştur. İçinde insan olmayan hiçbir şeye bir beş kuruş para yatırmadık. Ve şimdi diyor ki iş İstanbul'daki 2 bin 500 lira verecekmiş emeklilere. Ankara'daki beş bin verecekmiş. Bunu niye Cumhurbaşkanı'na anlatmıyorsunuz? Niye Cumhurbaşkanı'na emeklilerin durumu söylemiyorsunuz?

"EĞER SEÇİM İÇİN BÖYLE BİR ÜMİDİNİZ VARSA BU AKŞAM TELEVİZYONLARA BEBEK KATİLİNİN KARDEŞİNİ ÇIKARIN ONUN DA MEKTUBUNU OKUTUN BAKALIM NE OLACAK?"

Peki bu sonuç nereden ortaya çıktı? Bu kadar fark nereden ortaya çıkıyor? Siz şeffaf değilsiniz. Siz halka yalan söylediniz. Mal beyanınızı tam açıklamadınız. Servetinizi tam açıklamadınız. Ve dolayısıyla halk inşallah bu yalanlarınızın cevabını sandıkta verecek. Şimdi bunları en iyi yaptığı iş, hangi ilçe belediyesine giderseniz gidin belediye başkanı adayının sözü şöyle başlıyor; hakkımızda şöyle şöyle karalamalar yapılıyor diye. Ben de aldım elime mikrofonu bunlar zaten düzgün siyaset yapamaz ki. İşleri güçleri aynı düzen devam etsin diye karşısındakini karalarlar, takmayın. Artık vatandaşın buna inanacak bir şeyi kalmaz dedim. Öyle mi? İftira siyaseti karalama siyaseti. Artık inşallah bunun da fayda etmediğini görecekler. Bugün Ankara'nın çeşitli yerlerine bizi terörle ilinti yapan afişler asıyorlar. Sahte ve korsan afişler asıyorlar. Bunlardan ümit bağlıyorlar. Beni iyi dinleyin; bunlardan ümit bağlamayın. Geçen seçim bunu yaptınız tutmadı, Ekrem Bey'in seçiminde yaptınız orada tutmadı. Fakat bu işleri yeniliyorsunuz. Bizi teröristle itham ediyorsunuz. 45 mitingimizin hepsi şehitlerimize saygı ve İstiklal Marşı'nı okuyarak başladı. Biz İstiklal Marşı'mızdan gurur duyarız. İstiklal Marşı'mızdan, bayrağımızdan hazzetmeyenlerle asla yan yana gelmeyiz. Bunu söylememize dahi gerek yok. Ama bir şey söyleyeyim. Siz çok tecrübelisiniz. Eğer seçim için böyle bir ümidiniz varsa bu akşam televizyonlara bebek katilinin kardeşini çıkarın onun da mektubunu okutun bakalım ne olacak? Alışkın bunlar.

"VAR MI HÜDAPAR'IN ANKARA'DA ADAYI? SAYIN ALTINOK'A DESTEK OLMAK İÇİN AĞIZLARINI AÇMADILAR ADAY ÇIKARTMADILAR. BUNLAR İKİ YÜZLÜ"

Kendileri terör örgütüyle aynı düşünen Hizbullah'ın uzantılarına sesi çıkmaz. Var mı HÜDAPAR'ın Ankara'da adayı? Sayın Altınok'a destek olmak için ağızlarını açmadılar aday çıkartmadılar. Bir tek kelime söylediğini duydunuz mu? Bunlar iki yüzlü. Çünkü bunlar aynı düzenin devam etmesini istiyorlar. Ama bu düzen devam etmeyecek. Ankara'da servet kaybedecek halk kazanacak. Beton kaybedecek yeşil kazanacak. Çirkinlik bitecek güzellik kazanacak. Ayrımcılık gidecek, kardeşlik kazanacak inşallah.

"BURADAKİ BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARIMIZ ELİNE, BELİNE, DİLİNE SAHİP OLMAYAN, İFTİRA ATAN BELEDİYE BAŞKANLARINI SANDIĞA GÖMECEKLER"

Ankara bunların adı proje adı altında yaptıkları ANKAPARK benzeri projelerin proje olmadığını çöp proje olduğunu gördü. Gerçek projeler, bizim projelerimizdi. Yaptığımız asfaltları, kaldırımları belediyecilik saymadık, açılış bile yapmadık. İçinde insana faydası olmayan hiçbir şeye bu halkın tertemiz parasının beş kuruşunu dahi yatırmayız. Ve şimdi Ankara'da inşallah 25 beldenin üzerinden yeniden sosyal belediyecilik, yeniden halkçı belediyecilik, yeniden vatandaşı önceleyen belediyecilik anlayışı inşallah hakim olacak. Ve inşallah bu seçim dönemi sayesinde artık Mansur Yavaş Belediyeciliği hepsi öğrendiler, hepsi örnek almaya taklit etmeye başladılar ama aslı varken taklidin hiçbirisini önemi yoktur.
Gerçekten buradaki belediye başkan adaylarımız destansı çalışmalar yaptılar. Vatandaşa ulaştılar. Eline, beline, diline sahip olan belediye başkanlarını bir araya getirecekler. Eline, beline, diline sahip olmayan iftira atan belediye başkanlarını da sandığın dibine gömecekler, siyasi hayatlarına son verdirecekler."